Yaşadığı kentin insanlarına ve kentin sorunlarına ilgi duyan isimlerden Bursa'da yaşayan Ahmet Emin Yılmaz metrosu olan kentlerde ulaşım anlayışının değiştiğine ilişkin aşağıdaki makaleyi kaleme almış.
Fakat Bursa Belediye Başkanı Recep Altepe'den alıntılayarak sanki ulaşım anlayışının sadece metrosu olan kentlerde değiştiği gibi bir ifade kullanmış ya da ben öyle anladım.
Aklı başında olan, dünyada neler olup bittiğiyle ilgilenen herkes, bakın belediye başkanlarıyla sınırlamıyorum, ulaşım anlayışının hızla değiştiğini görüyor.
Neler değişiyor/değişecek?
1. Sürücü kaynaklı araçlar hızla terkediliyor. Elektrikli otomobillerle sektörü değiştirmeye başlayıp devrim yaratan Tesla şirketi, otomatik sürüşlü araçları piyasa sunmak üzere. Yaygınlaşması, buna uygun yolların yaygınlaşmasına bağlı.
2. Fransız demiryolu şirketi SNCF, 2023 yılında insansız demiryolu taşımacılığına geçeceğini duyuruyor. Ülkemizde İzmir ve İstanbul belediyeleri sürücüsüz metro yatırımlarını başlatıyorlar. Bu sadece ülkemize özgü değil, bir çok ülkede halen sürücüsüz metro çalışmakta.
3. Bir diğer çok önemli değişim, elektrikli araçlara geçiş! Yakın zaman dek, elektrikli motorların içten yanmalı motorlarla yarışamayacağı, aynı gücü üretemeyeceği, üretse bile bataryalar nedeniyle bunun kısa süreli olabileceği yönünde yaygın bir kanı vardı!
Oysa yakın zamanda öğrendik ki, Tesla şirketinin ürettiği otomobiller, en hızlı spor arabaları bile geçecek hıza, en lüks olanlardan daha çok lükse, inanılmaz güvenlik standartlarına sahiptir.
(
http://www.webtekno.com/tesla-dunyanin-en-hizli-hizlanan-aracini-uretti-h25015.html )
Dahası, kendisiyle yapılan röportajda Elon Musk elektrikli TIR çekicisinin üzerinde çalıştıklarını söylemektedir. Bu neden önemli? Sözü edilen çekicinin bin küsur beygir gücünde olacağı belirtiliyor. Bu benim anladığımca, elektrikli trenler için pek yakın gelecekte katener döşenmesi tarihe karışacak demek oluyor!
4. Yollar, kavşaklar, tünellerle lastik tekerlekli araçlar ulaşımı çözemez, toplu taşımaya bunun için de raylı sisteme geçiş bir zorunluluktur! Yazar ve Başkan Altepe de bunu vurguluyorlar, üstelik Japonya'dan örnek vererek. Örnekler Çin'den, Hindistan'dan, Pakistan'dan da verilebilir. İnternet kullanıcıları bu ülkelerdeki raylı sistemlerin bile ne denli kalabalık olduğunun fotoğraflarını mutlaka görmüşlerdir.
5. Ancak, nüfus yoğunluğu çok olan ülkeleri bir yana bıraksak bile, örneğin göreceli olarak Avrupa'ya baktığımızda bile gördüğümüz bir gerçek var, nüfusun ülkede dağılımını planlıyorlar. Yoğunlaşmayı enaza indiriyorlar, bizdeki gibi kentleri nüfus artışıyla içinde yaşanmaz hale getirmiyorlar! Hele hele, deprem riskinin olduğu, kesin olarak deprem olacağının bilindiği yerlerden nüfus yoğunluğunu azaltacak önlemler alıyorlar! Peki biz ne yapıyoruz?
Tüm bunları sıraladıktan sonra, tramvaydan şikayet edenler, lastik tekerlekli troleybüsleri trambüs diye adlandırarak algı değiştirmeye çalışanlar, teleferikle toplu taşımacılık yapacağını iddia edenler, yeni yol yapmakla övünenler..
Size de komik gelmiyor mu?
...
Dünya yeni stratejiler belirlemeye başladı, Bursa da hazır olsun… Metrolu kentlerde ulaşım anlayışı değişiyorBüyük şehirde yaşayıp da, günün büyük bölümünde bir yerlere ulaşmaya çalıştığı için trafikten şikayetçi olmayan yoktur herhalde.
Yıllar önce…
Bursa’nın nüfusu az, yolları sakinken İstanbul’a bakıp “Burada nasıl yaşanır?” diye kendi kendimize sorar, sonra da Bursa’da yaşadığımız için halimize şükrederdik.
Gelin görün ki…
40 yıl öncesinin Bursa’sı yok artık ve yapılan yollara, köprülere, viyadüklere, kavşaklara karşın trafik sorunu her geçen gün artıyor.
İşte…
Bu nedenle, büyük kentlerde toplu ulaşım ile başlayan çözüm arayışları artık raylı sistemlerin geliştirilip teşvik edilmesi noktasında ağırlık kazandı.
Dahası…
Dünyada metrosu olan kentlerde ulaşım anlayışının değişmekte olduğunu sohbet sırasında Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’den öğrendik.
Dedi ki:
“Ulaşım ihtiyacının lastik tekerlekli bireysel araçlarla karşılanabilme ihtimali yok. O nedenle biz de artık mesaimizi toplu ulaşımın ve çözümün nasıl olması gerektiğine harcıyoruz.”
Ardından…
“Tüm büyük kentlerdeki sorun bu. Dünyada da böyle” dedi ve devam etti:
“Büyük kentlerin ulaşım sorununu çözmek üzere dünyada giderek yayılan yeni bir anlayış var. Özellikle metrosu olan kentler artık raylı sistemlere odaklanıyor.”
Sözlerini şöyle açtı:
“Metrosu olan kentlerin yerel yönetimleri için yeni yollar öncelik olmaktan çıkıyor. Belediyeler raylı sistem yatırımlarına ağırlık veriyorlar.”
Şunu da ekledi:
“Belediyeler artık yeni yol, yeni kavşak, yeni sinyalizasyon, yeni parklanma alanlarıyla uğraşmıyorlar. Raylı sistemi kullananlar için her türlü rahatlık söz konusu.”
Şunu özellikle vurguladı:
“Dünyadaki yeni ulaşım stratejisi bizim için de geçerli. O nedenle ileriye yönelik çalışmalarımızı buna göre sürdürüyoruz.”
Örnek verdi:
“Japonya çok katlı yollarıyla tanınır. Onlar da yeni ulaşım stratejisi gereği artık çok katlı yollar yapmaktan vazgeçtiler. Biz de hazır olmalıyız.”
kaynak: http://www.ahmeteminyilmaz.com/2017/06/dunya-yeni-stratejiler-belirlemeye-basladi-bursa-da-hazir-olsun-metrolu-kentlerde-ulasim-anlayisi-degisiyor/